90'larda aşık olmak





Belki şu işsiz günlerimde evde oturup da izlediğim eski türk dizileri ( sultan makamı - yeditepe istanbul ) yüzünden yazıcam yazacaklarımı. Aslında hiç unutmadığımız ama yine de bir yerlere saklanan o güzel günlerden bahsedeyim istedim biraz. Yeni nesile acıyorum. Sanırım 95'den sonra doğan kişiler bu tarz şeyleri gençliğinde biraz zor yaşayacak.

İlk aşık olduğum zaman mesela. Tabelacıda çırak olarak çalıştığım, ellerimin tiner, yüzümün gözümün kaynak dumanından simsiyah olduğu,resmi üniformamın mavi tulum olduğu günlerdi. Aynı sokakta bir kız vardı, badem gözlü. Ben dükkanın önünde oturur ona bakar, o da her fırsatta çöp atardı evden beni görmek için. Ama o zamanlar bu kadar öz güvenimiz yok tabi. Hiçbir şeyin, bırak sevişmeyi- sevmenin bile ulu orta yaşanmadığı, ayıplandığı, ama yine de güzel olduğu zamanlardı.

Zar zor işportacıdan ikinci el aldığım cep telefonumdan - ki onun da anteni yüzünden oturup kalkarken cebimizden çıkarmak zorunda kalıyorduk, pantolonda iz yapardı eski telefonlar- 25 kuruşa msj atmayı ucuz bulduğumuz o günleri bilmeyen okur mu acaba bu yazdığımı. Eskiden kapris bile yapamıyorduk ki, bu kadar bol değil di msj hakkımız. Eğer bir küslük varsa gider balkonunun altında cam'dan yüzünü göreyim umuduyla bakardı insan saatlerce. Çünkü perdeyi aralayan da aşağıda bekleyen de böyle anlardı birbirini ne kadar sevdiğini.

Öyle eve gideyim msn başında bekleyeyim veya feysten dürteyim yok tabi. Bilgisayar başında değil köşebaşında beklenerek yaşanırdı sevda denen meret. İlk günden sevişmeyi bırak, ilk ay elini tutacak pozisyon bulabilmek için hep aynı taktikler uygulanır, sinemaya iki bilet alınırdı en arka koltuktan.

Önceden 1 dakika görmek için 1 saat yol gitmek koymazdı kimseye. Görmenin ne kadar değerli bir       şey olduğunu anlamak için kör olmak değil, sevdaya tutulmak gerekirdi.

Peki şimdi soruyorum
Biz ne ara bu kadar sevda acizi olduk?

Yorumlar

  1. Ne güzel günlerdi hakikaten ya.
    Ben mesela 90'ların başlarını biraz daha büyük yaşamak isterdim. Mesela şöyle 93 lıyında 17'imde olmak isterdim. Şimdi yazınca canlandı gözümde.
    Saatlerce bir binayı gözetlemek.. çok değil he sadece bir kere göreyim umuduyla.
    Ne güzeldi köşe başında beklemek.. maf ettin beni yine bee

    YanıtlaSil
  2. en güzel yıllardı bir daha gelmeyeceğini bilmek ise en azı gerçek

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Biliyorum Sana Giden Bütün Yollar Kapalı

Orhan Veli'nin ölümü ve mezarı

Dünyanın bilinen ilk şiiri